Hepimizin hayatında bazı işleri sürekli ertelediğimiz anlar olmuştur. Ancak bu durum bir alışkanlığa dönüştüğünde, günlük yaşam kalitemizi ciddi şekilde etkileyebilir. Peki, erteleme davranışı neden bu kadar yaygındır? Ertelemenin altında yatan psikolojik dinamikler nelerdir? Bu yazıda, ertelemenin psikolojisine daha yakından bakacak ve bu alışkanlığı nasıl aşabileceğimize dair önemli ipuçları paylaşacağım.
Erteleme, yapılması gereken bir işi bilinçli olarak geciktirme veya daha sonra yapmaya karar verme davranışıdır. Buradaki temel unsur, kişinin bu gecikmenin kendisine zarar vereceğini bilmesine rağmen yine de harekete geçmemesidir. Erteleme, sadece tembellik ya da motivasyon eksikliği değildir; çoğu zaman daha derin psikolojik süreçlerle ilişkilidir.
1. Mükemmeliyetçilik:
Mükemmeliyetçi kişiler, bir işi “kusursuz” yapamayacaklarını düşündüklerinde başlamakta zorlanabilirler. “Ya yeterince iyi olmazsa?” kaygısı, harekete geçmeyi engelleyebilir.
2. Başarısızlık Korkusu:
Bazı bireyler, başarısız olma ihtimaline karşı o kadar yoğun bir kaygı duyar ki, hiç başlamamayı tercih eder. Bu, başarısızlıkla yüzleşmektense onu erteleyerek zaman kazanma girişimidir.
3. Düşük Özsaygı:
Kendine güveni düşük olan bireyler, yeteneklerine dair sürekli şüphe duyabilirler. “Nasıl olsa başaramam” düşüncesi, ertelemeyi körükler.
4. Anlık Haz Arayışı:
Beynimiz kısa vadeli ödülleri uzun vadeli hedeflere tercih etme eğilimindedir. Sosyal medyada vakit geçirmek gibi anlık hazlar, yapılması gereken sorumlulukların önüne geçebilir.
5. Zamanı Yanlış Algılama:
Bazı kişiler, zaman yönetimi konusunda zorluk yaşar. Bir işin ne kadar süreceğini doğru tahmin edememek, son dakikaya kadar beklemeye yol açabilir.
Sürekli erteleme davranışı, yalnızca günlük işleri aksatmaz; aynı zamanda kaygı, suçluluk duygusu, özgüven kaybı ve stres gibi psikolojik sorunlara da zemin hazırlar. Zamanla, “Yine başaramadım” düşüncesi kişisel başarısızlık hissini besleyerek daha ciddi psikolojik problemlere yol açabilir.
1. Küçük Adımlarla Başlayın:
Büyük hedefleri küçük parçalara bölmek, işe başlamayı kolaylaştırır.
2. Mükemmeliyetçilikten Vazgeçin:
Unutmayın, bir işin “tamamlanması” genellikle “mükemmel” olmasından daha değerlidir.
3. Zaman Blokları Oluşturun:
Gün içinde belirli zaman aralıklarını belli görevler için ayırmak, dikkat dağılmasını önler.
4. Kendi Kendinize Sorun:
“Bunu neden yapıyorum?” sorusunu sormak, motivasyonunuzu netleştirir ve harekete geçmenize yardımcı olur.
5. Destek Alın:
Eğer erteleme davranışı yaşam kalitenizi ciddi ölçüde etkiliyorsa, bir uzmandan destek almak uzun vadede çok daha sağlıklı sonuçlar doğurabilir.
Erteleme, basit bir alışkanlıktan çok daha fazlasıdır. Onun ardında çoğu zaman derin psikolojik dinamikler yatar. Kendinizi sürekli ertelerken buluyorsanız, bu durumu değiştirmek mümkündür. Küçük adımlarla başlayarak, kendinize karşı daha şefkatli yaklaşarak ve gerekirse profesyonel destek alarak ertelemenin zincirini kırabilirsiniz.
Unutma! Yalnız değilsin.
Uzm. Klinik Psikolog Ferkan Ayyıldız Psikoloji Merkezi